Bizi biz yapan değerlere her daim sahip çıkan cupofman ekibi olarak Funda Özkalyoncu’nun cesur edebi yorumları sonrasında hepinizin aklında oluşan sorunun cevabını almak için İstanbul’a doğru yola çıktık bu hafta. Her yiğidin gönlünde bir Madonna yatar ya hani.. Kimisi için Sabahattin Ali’nin ölümsüz eserinin baş kahramanı Marie Puder’dir bu.. Kimisi için Sabahattin Ali’nin ölümsüz eserinin yan kahramanı şarkıcı Madonna’dır.. Ama şüphesiz ki bizlerin gönlünde yatan gerçek Madonna, Kayserili ve kürksüz olandır. 2 yıla yaklaşan sessizliğin üzerine sizler için küçük bir jest yapmak istedik kapısını çalarak bu hafta. Ve yine bizleri kırmayıp içtenlikle tüm sorularımıza cevap verdi siz hayranları için..
Özgün Hanım uzun bir aradan sonra yeniden merhabalar.
Swarmdan silmiştim ben sizi ama bulmuşsunuz yine adresimi.. O kadar yol gelmişsiniz buyrun geçin içeri, kedilerimle beraber konuşalım.
Nezaketiniz ve açıksözlülüğünüz için teşekkür ederiz.
Ben teşekkür ederim. Ayakkabılarınıızı çıkartmanıza gerek yok artık, Miri’ye patik ördüm arkanızdan temizler o yerleri. Buyrun ..
Maşallahınız var hani, biz gözden düştü sığır gibi yaşıyor demeyi beklerken tam bir keyif pezevengi olmuş çıkmışsınız. Neler yaptınız gözlerden uzaktayken..
Aslında çok da gözlerden uzak değildim, hayranlarımla iletişimimi hiç bir zaman koparmadım sadece daha sakin bir hayat yaşamak için sizlerden kaçıyordum. Ama gerçeklerin ortaya çıkmak gibi kötü bir özelliği var malesef.. Sabahattin Ali’nin dünya popuna yön verecek bir yıldızı doğmadan bizlerle buluşturması gibi siz de sürekli hayranlarımla buluşturuyorsunuz beni. Varolun..
Rica ederiz efendim, sözleriniz kırıcı da olsa Özgün sevgimiz kapris yapmaya el vermiyor. İzmir’i sanatın başkenti yapma yolunda ilerlerken siz de İstanbul’a yerleştiniz ve İzmir’li hayranlarınızı üzdünüz. Ama hayat devam ediyor.. İstanbul’da neler yapıyorsunuz?
İzmir’den ve sanattan hiç kopmadım aslında. İstanbul’da küçük bir tiyatro topluluğu kurdum kedilerimle birlikte. Butik oyunlar sergileyerek hayranlarımla her daim iletişim halindeyim. Ama ekranlardan ve müzikten uzak kaldım bu süreçte ama sanatçıyı sanatçı yapan tiyatroymuş bunu keşfettim.
Buca’yı Buca yapan da sizdiniz. Öksüz kaldı resmen. Funda Hanım açıklamalarından sonra belli bir kitlenin tepkisine uğradı. Açıkçası akla gelen ilk Madonna’nın siz olmaması hayranlarınızı öfkelendirdi. Ne düşündünüz bu tartışmalar yaşanırken.
Tahmin edersiniz ki yoğun bir hayatım var ve televizyon çok izleyemiyorum. Sabahattin’le birlikte youtube’da izledik programı ve çok güldük. Normal karşıladık ama, ülkemizde biliyor gibi yapmak her zaman revaçta oldu. Hele ekran önünde 70 milyon bizi izlerken daha da gaza gelip kaptırıyor insan. Çok üstüne gitmemek lazım Funda Hanım’ın.. Sabahattin zaten gerekli cevabı verecek yakın zamanda bir basın toplantısı düzenleyip.
Umuyorum bahsettiğiniz kediniz değildir. Ama bu konuya çok girip konuyu sizden uzaklaştırmak istemiyorum. Biz Özgün’ü özledik. Albüm veya film bekliyoruz artık sizden.
Müzik’te kalıcı işler yapmak istiyorum artık. Belli bir isim yaptıktan sonra bakkal şarkıları yapmak koyuyor insana bu yüzden ciddi adımlar atmaya karar verdim İstanbul’a taşınınca. İlk 3 ay Sezen Aksu’nun kapısında yattım şarkı alabilmek için ondan. Sağ olsun Paul isminde bir centilmen 3 ayın sonunda dayanamayarak yanıma geldi ve Sezen Aksu’nun buradan taşındığını söyledi de kendime geldim. ve belki de en kalıcı işimi yapmış oldum bu sayede: Aşk
Çok duygulu bir açıklama. Hayranlarınız bu habere eminim çok sevinecekler. Zira Miri’yle olan ilişkinizden sonra depresyona girdiğiniz düşünülüyordu ki bunda milliyet gazetesinin son haline inanamayacaksınız haberinin de kuşkusuz rolü büyük.
Milliyet gazetesi malesef internet sayfasında böyle üzücü ve gerçekliği olmayan haberler yapmaya alıştı. Eski Özgün olsa dava açıp bu konuyu uzatırdı ama ben artık sessiz kalıp onları ciddiye almamayı öğrendim. İstanbul olgunlaştırdı belki de beni. Aradığım huzuru buldum diyebilirim burada.
Ama yine de haberler peşinizi bırakmadı bir süre. Yaşadığınız özgüven patlaması hayranlarınızı şaşırtmıştı ki fotomontaj olduğu çıktı daha sonradan ortaya.
Arkadaşlarmın eğlenmesi için kendi yaptığım bir montajı gerçek sanıp paylaşmaları Türkiye’de gazeteciliğin geldiği noktayı özetliyor aslında. Ben bunlara sadece üzülüyorum ve gülüyorum. Kafanı eğ Aleyna geçiyor
(2 dakika balkona pusuyoruz ve röportaj sonra devam ediyor)
Hasibe Eren’i bizlere sevdiren Sıdıka dizisinin yeniden çekileceği ve Sıdıka’yı sizin canlanlandıracağınızı duyup heyecanlanmıştık. Ama projeden ses çıkmadı sonra.
Gılgamış’ı hatırlar mısınız bilmem. imdb’ye girince hala Kenan İmirzalıoğlu ve Hande Ataizi gibi oyuncuların biosunda filmi görürsünüz ama filmi göremezsiniz. Öyle içsel bir çalışma yaptık bizde. Yıllarca akılda kalacak bir işe imza attık ama haksız rekabet yaratmamak için ekranlara sürmedik diziyi. Bazen evde Paul’la izleyip gülüyoruz. Belki ileri de internet kanalı kurup oradan yayınlayabiliriz ama şimdilik ekranlardan uzak kalıp tiyatroya devam etmeyi düşünüyorum.
Diliyorum tiyatroda istediğiniz elde eder ve yakın zamanda ekranlara yeniden dönersiniz. Bizlere yeniden vakit ayırıp evinizde ağırladığınız için teşekkür ediyoruz size.
Ben teşekkür ediyorum. Ne yalan söyleyim röportaj vermeyi özlemişim sizlere. Madem buralara kadar geldiniz sizi havaalanına kadar ben götüreyim. Aklım siz de kalmasın gittiğinizden emin olmak içimi rahatlatır.
Nezaketiniz için tüm cupofman okurları ve ekibim adına size teşekkür ediyorum tekrardan.
De hadi o zaman..